Ayrılığın eski tadı yok.
Biz çocukken, tepesinde bir dantela örtüyle başköşede duran yeşil ışıklı ahşap radyomuzdan, hüzzam makamında ayrılık şarkıları yayılırdı salona:
“Ayrılık, ümitlerin ötesinde bir şehir”di o zamanlar;
“…ne bir kuş, ne bir haber, ne de bir selam gelir”di.
“Yaman kelime”ydi ayrılık; “benzetmek azdı ölüme”…
Ve her kim uğrarsa bu zulme, “gündüzü olurdu gece…” (Devamını Oku)